Bir varmış bir yokmuş deve tellal iken Mercedes şıkır mıkır parlar iken.
Türkiye odalar ve Borsalar Birliği başkanı Rıfat Hisarcıklıoğlu Aksaray’a çıka gelmiş.
Kısa adı ATSO olan, Aksaray Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim kurulu kos koca bir başkan 4-5 yaşında bir passat a biner ise ayıp olur diye telaşa kapılmışlar.
Aman bir telaş, aman bir telaş.
Sorma kardeş.
Bir ara Sudi Arabistan kralından ödünç limuzin istemeyi bile teklif eden olmuş.
Başlamışlar Hisarcıklıoğlu’nu bindirmek için Lüks otomobil aramaya.
Davullar çalınmış.
Tellallar bağırmış.
‘’Duyduk duymadık demeyin.
Lüks otomobil sahipleri araçlarını kucaklayıp ATSO’ya gelsinler.
Getirmeyenin dişini söker, gözünü şişiririz’’ demişler.
Başkan “Ahmet Çok” kızar bey telaşlanmış.
‘’Genel Başkan bizi fukara sanacak’’ diye saçlarını yolar iken Hanım Ağa imdadına yetişmiş.
‘’Etme yoyoma kardeş.
Kendine yazık etme.
Herkes kâkülünü beğeniyor, saçlarına kıyma demiş.
Hemen ATSO’nun külüstür makam aracının plakası sökülüp şap diye Mersedese Yapıştırılmıştır.
TOBB Başkanı Hisarcıklıoğlu ATSO’nun Mersedes Makam arabasını görünce bayılmış.
Kendisinin özel arabasını göstererek ‘’Ayıp ayıp benim bindiğime bakın.. Bu arabadan bende isterim’’diye tutturmuş.
Ahmet Koçaş, Fatih Tekin ve Hanım Ağa şaşırmış.
Derhal Meclisi toplayım yeni ve Süper ultra model bir Makam arabası almak için Meclis Kararı almışlar.
Bu hikâyeyi bana anlattılar.
Bende ESSAH SANDIM.
Meğer anlatan arkadaş rüya görmüş.
ATSO’nun hiç parası yokmuş.
Rıfat Hisaraklıoğlu beye yemeği Borsa vermiş.
Herkes ermiş muradına Biz çıkalım kerevetine.